Bildiğiniz üzere uzun uzun tatiller yaptığımız ve vücudumuzu rahatlıkla dinlendirebildiğimiz yaz dönemi artık geride kaldı. Yaz mevsimine oranla bizleri daha çok yoran sonbahara ve kışa hazırlık yaparken metabolizmamızı da göz ardı etmemeliyiz. Metabolizmamız için yapılacak en büyük iyilik, beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirmektir. Beslenme alışkanlıkları, sonbaharı sağlıklı geçirebilmek ve kışa hazırlanmak noktasında en temel etkenler arasında yer almaktadır.

Yanlış beslenme alışkanlıkları arasında ilk sırayı, şok diyetler yaparak “yazdan kalma kiloları vücuttan atma” çabaları alıyor. Bunun ardından ise havaların soğumasıyla birlikte kendini gösteren “hareketsizlik” geliyor. Mevsim geçişlerine özgü bu tuzaklara düşmeyip sağlıklı bir şekilde fazla kiloları vücuttan atmak ise hem bahar yorgunluğundan koruyor hem de kış mevsimine daha sağlıklı ve hazırlıklı girmeyi sağlıyor.
Meltem Hastanesinden Dyt. Rabia Gül Kepekçi, bizlere metabolizmamızı kışa hazırlamak için uygulanabilecek sağlıklı beslenme önerilerinde bulundu.

Metabolizmamıza Sendrom Yaşatmayalım

Yaz tatilinde değişen beslenme alışkanlığı sonucunda ciddi kilo artışları gözlemlenmektedir. Uzun sürede alınan bu kiloları, kısa sürede vermek için ise şok diyetlerin uygulandığı bilinmektedir. Öğün geciktirme, öğün atlama veya bir bütün gün aç kalma şeklinde uygulanan bu şok diyetler ise metabolizmayı kıtlık sendromuna sokmakta ve onun doğru çalışmasına engel olmaktadır. Bu tarz şok diyetlerin sonucunda metabolizmanın her besini yağ olarak depolaması söz konusudur. Kaş yapmaya çalışırken göz çıkarmamak, kış mevsimine fazla kilolardan sağlıklı bir şekilde kurtularak girmek için yapılması gereken ise sağlıklı bir beslenme programı uygulamaktır. Sağlıklı beslenmenin temelinde iki-iki buçuk saatlik aralıklarla beslenmek ve öğün atlamamak gelmektedir. Bunun için ana öğünlerin arasında ara öğünler yer almalıdır. Ara öğünler sayesinde aç kalmayan birey, bir sonraki öğünde daha fazla besini daha hızlı bir şekilde tüketme isteği duymaktan da kurtulacaktır. Öğünleri geçiştirmek ya da tamamıyla atlamak ise bir sonraki öğünde aşırı yeme isteği yaratmaktadır. Bununla birlikte ara ve ana öğünlerde sınırlı miktarda tatlı tüketilmelidir. Tatlı tüketme isteği sınırlandırılamadığında ise sütlü tatlılar tüketilmeli ve şerbetli tatlılardan uzak durulmalıdır.

Su Tüketmeyi İhmal Etmeyelim

Yaz mevsiminde terlemeden dolayı artan su tüketme ihtiyacı, sonbaharda ve özellikle kış mevsiminde giderek azalmaktadır. Su tüketiminin azalması ve bu azalmanın devam etmesi sonucunda ise vücutta halsizlik, bitkinlik, baş ağrısı gibi olumsuzluklar ortaya çıkmaktadır.  Bunun etkileri kış mevsiminden yaz mevsimine geçerken özellikle de ilkbaharda kendini göstermeye devam etmekte ve yetersiz su tüketiminin sonucunda sıvı kaybı oluşmaktadır. Böylece mevsim geçişlerinde sıkça söz edilen bahar yorgunluğu ortaya çıkmaktadır. Sıvı kaybından ve bahar yorgunluğundan korunmak için günde iki litre civarında su tüketilmesi tavsiye edilmektedir.

Sağlıklı Besinleri Sofralarımıza Dahil Edelim

Vitamin içeriği yüksek olduğu herkesçe bilinen meyve ve sebzeler, doğru ve yeterli tüketildiğinde mevsim geçişlerini sağlıklı bir şekilde atlatmaya yardımcı olmakta, vücudun savunma mekanizmasını güçlendirmektedir. Meyve ve sebzenin yanı sıra kuru baklagiller, kepekli tahıllar (kepekli makarna, esmer ekmek, bulgur…) gibi lifli besinler de sofralarda yer verilmesi gereken besinler arasındadır. Özellikle kabızlık sorunu çeken kişilerin lifli besinler tüketmeye özen göstermesi tavsiye edilmektedir.

Hava Şartlarını Bahane Etmeyip Yürüyelim

Yaz aylarında kendini gösteren hareketlilik, hava şartlarının değişmesiyle giderek azalmaktadır. Azalan fiziksel aktivite ise beraberinde fazla kiloları getirmektedir. Hâlbuki küçük fiziksel aktivitelerle gün içinde daha fazla hareket etmeye çalışabilir, kilo alımını yavaşlatabilir hatta önleyebiliriz. Örneğin olumsuz hava şartlarını, yağışlı havayı bahane etmeyip yürüyüşlere çıkabilir; kendimize yürüyüş için fırsatlar yaratabiliriz. Asansörü olan binalarda bile merdivenleri kullanmak, iş yerine yürüyüş mesafesinde bir yerde inip bir miktar yürümek, alışveriş merkezlerini yalnızca alışveriş için değil yürüyüş için kullanmak, bahçe işlerine zaman ayırmak ya da ev işi yaparken daha fazla hareketli olmaya çalışmak, yakacağınız kalori miktarını arttırmakta ve günlük yaklaşık yüz kalori harcamanızı sağlamaktadır.