Gözdeki gizli tehlike glokom

Gözdeki gizli tehlike glokom

'Tedavi edilmediği takdirde görme kaybına neden olabilen glokomda, göz içindeki sıvı basıncı, görme yeteneği için gerekli olan göz sinirine zarar verecek düzeyde yüksektir. Glokom tüm dünyada en sık görülen kalıcı görme kaybı nedenidir. Kırk yaşın üzerinde bulunan yaklaşık her 40 kişiden 1'inde görülür ve hastalığın ortaya çıktığı 20 kişiden 1'inde her iki gözde kalıcı görme kaybına, bir diğer adla total körlüğe neden olabilir' diyen Op. Dr. Çelik, kimlerin glokom riski taşıdığıyla ilgili aşağıdakileri sıraladı:

Kimler Glokom Riski Taşır?

  • Göz içi basıncı normalden yüksek olan kişilerde glokom gelişme riski daha yüksektir; ancak bu durum göz içi basıncı yüksek olan herkeste glokom olabileceği anlamına gelmez.

  • 60 yaşın üzerindeki kişilerde glokom riski artmaktadır.

  • Glokomun genetik ile ilişkisi olabilir. Ailesinde glokom olan kişilerde gelişme riski daha yüksektir. Diğer bir deyişle, bir veya birden fazla gende bozukluk olabilir ve bu bireyler hastalığa karşı daha hassas hale gelebilir.

  • Şeker hastalığı ve guatr olan hastalarda glokom gelişme riski daha fazladır.

  • Ciddi göz yaralanmaları göz içi basıncı yükselmesine neden olabilir. Diğer risk faktörleri; retina dekolmanı, göz tümörleri ve kronik üveit veya iritis gibi göz iltihaplarıdır. Bazı göz cerrahileri de ikincil glokom gelişimini tetikleyebilir.

  • Uzun süreli kortizon kullanımı (damla, ağızdan veya cilt pomadı vb. olarak) ikincil glokom gelişimine neden olabilir.

  • Genellikle uzağı iyi görememe olarak bilinen miyopide glokom sıklığı yaklaşık iki misli artmıştır.

Glokom Belirtileri Nelerdir?

'Normalde göz içi oluşumların beslenmesi için göz içerisinde sürekli olarak bir sıvı bulunur. Bu göz içi sıvı, aynı zamanda devamlı olarak bazı kanallarla göz dışına atılır' şeklinde konuşan Op. Dr. Çelik, 'Glokom, göziçi sıvısını dışarı boşaltan bu kanallarda yapısal olarak tıkanıklık oluşması veya sonradan bazı hastalıklar nedeniyle meydana gelir. Göziçi sıvısının yeterli boşalamamasına bağlı olarak göz içinde basınç yükselir ve yükselen göziçi basıncı da görmeyi sağlayan göz siniri hücrelerinin beslenmesini engeller. Göz siniri hücreleri yükselen göziçi basıncı nedeniyle hasar görerek yavaş yavaş öldükçe çevreden merkeze doğru görme kaybı ortaya çıkar. Hücrelerin tümü öldüğü zaman kalıcı total görme kaybı oluşur' diyerek glokom belirtilerine açıklık getirdi.

Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Glokomun tedavisinde ilaç tedavisi, cerrahi tedavi ve lazer tedavisi olmak üzere başlıca üç çeşit tedavi yöntemi olduğunu söyleyen Çelik, tedavi çeşitlerini şöyle sıraladı:

İlaç Tedavisi
Öncelikle hastanın göz tansiyonu, ya gözdeki sıvının üretimini kısarak ya da çıkışını arttırarak düşürülür. Bu iki yöntem için kullanılan ilaçlar vardır. Bu ilaçlar, her gün belirli aralıklarla alınan ve de hayat boyu kullanılan ilaçlardır. İlaç tedavisine rağmen hastanın, göz tansiyonu düşmüyor ve görme alanı daralıyorsa; uygulanacak tedavi yöntemi ameliyattır.

Cerrahi Tedavi
Ameliyatla, gözün beyaz kısmında bir delik açılır. Dışarıdan görünmeyecek kadar küçük olan bu delikle, gözün içerisindeki fazla sıvı tahliye edilir. Ameliyat sonrası çoğunlukla glokom hastalığı ortadan kalkar. Bu durum tüm hastalarda mümkün olmamaktadır.

Lazer Tedavisi
Göz tansiyonu tedavisinde lazer ışını; İlk olarak; akut glokom krizi tedavisinde ve diğer gözün glokom krizine girmesinin engellenmesinde kullanılır. İkinci olarak kronik glokom vakalarında, göz içinde yapılan sıvının dışa çıkışını kolaylaştırmak için lazer, süzgeç benzeri dışa akım kanallarına uygulanır. Lazerin göz tansiyonu tedavisindeki bir diğer kullanım alanı ise gözün dış kısmındaki, renkli kısmın çevresindeki beyaz bölgeye lazer uygulanılmasıdır. Amaç, bu kısmın iç tarafında bulunan ve göz suyunu salgılayan bölgenin tahrip edilerek göz suyu üretiminin azaltılmasıdır.

Güncelleme Tarihi:08/05/2024
Yayınlama Tarihi:15/12/2012
Okunma Sayısı:10815
Soru sor