Ağrısız doğum nedir?

Ağrısız doğum nedir?

Doğumda Anestezinin Önemi

Doğum ağrısı en şiddetli ağrılardan biridir. Bu ağrının doğum eylemini (rahmin kasılması, hastanın aktif katılımı ve ıkınması) etkilemeksizin giderilmesi hem anne hem de doğacak bebek için önemli avantajlar taşır. Bunu sağlayacak birçok yöntem vardır. Bunlar arasında anneye enjeksiyon yoluyla ağrı gidericiler vermek, bebeğin çıktığı bölgeyi uyuşturmak, anestezik gaz ve hava karışımı solutmak, akupunktur, TENS (bel bölgesine elektrik uyarılar verilmesi) gibi yöntemler sayılabilir. Bunlar içinde en iyi ve en çok tercih edilen yöntem bir bölgesel anestezi yöntemi olan "epidural anestezi" dir.

Deneyimli bir anestezi uzmanı tarafından, doğum sancıları başlayınca uygulanan bu yöntem hem anne adayı hem de bebeği için son derece güvenli olmasının yanısıra uygulaması da kolaydır. Oturan anne adayının belinden yapılan bir iğne yardımı ile verilen lokal anestezik madde ile ağrı giderilir. Anne adayı ve çocuk doğumun başından sonuna kadar hem doğum hem de anestezi uzmanının takibi altındadır.

"Her anne adayı ağrısız doğum yapmak ister"

Ağrı herhangi bir dokudan kaynaklanabilen kompleks ve nahoş bir algılamadır. Ağrı tedavisi uzun yıllardır tıpta en güncel ve üzerinden çok çalışılan konuların başında gelmektedir.

Normal doğum eylemi şiddetli ağrılı bir olaydır. Anneye rahat ve ağrısız doğum yaptırma arzusu ile yapılan çalışmalar sonunda sonuç vermiştir. Bu yüzyılın başlangıcından beri dünyada doğum eylemi sırasında farklı teknikler kullanılarak anne adaylarına yardım edilmiştir. Ağrısız doğumda en güvenilir ve rahat teknik epidural anesteziyle sağlanır.

Hastanemizde bu konuda beceri ve deneyimli olan uzman bir kadroyla ve en son teknolojinin ürünlerini kullanarak hastalarımıza epidural anestezi ile normal ve ağrısız doğum yaptırılmaktadır. 

Anne Adaylarına Öneriler

Epidural anesteziyle doğum yapmak isteyenlerin anne adayları hastanemize gelerek anestezi uzmanlarımızla tanışarak ayrıntılı bilgi alabilirler.

Güncelleme Tarihi:20/04/2024
Yayınlama Tarihi:09/12/2009
Okunma Sayısı:19037
Soru sor